9789758486540
372892
https://www.selamkitap.com/kaptan-pasanin-seyir-defteri-gazavati-hayreddin-pasa
Kaptan Paşa'nın Seyir Defteri Gazavatı Hayreddin Paşa
136.50
Kaptan Paşa'nın Seyir Defteri, denizcilik tarihinin en büyük amirallerinden Kaptanı-ı Derya Barbaros Hayreddin Paşa'nın hayatı ve hatıralarının, yaşandığı dönemde kaleme alınmış olduğu tarihi bir eserdir. Barbaros'un leventlerinde Seyyid Muradı Reis'in bizzat Hayreddin Paşa'dan dinleyerek yazdığı ve Gazavat-ı Hayreddin Paşa adıyla bilinen bu hatıratın mensur nüshaları İstanbul Üniversitesi Kütüphanesi'nde, manzum suretleri ise Topkapı Sarayı Revan Köşkü Kitaplığı'nda bulunmaktadır. Kaptan Paşa'nın Seyir Defteri, Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil tarafından bu iki kaynak üzerinde yapılmış titiz bir çalışmadır.
"Her iki taraftan derya gibi asker, derya yüzünde donanıp birbirlerine karşı yürüdüler. İlk önce düşman donanmasından bir büyük kalyon ayrılarak harekete geçti ve toplarını atmaya başladı. Gökyüzü onların dumanından sanki karalar giyinmişti. Denizin yüzü karadan ayırt edilmez hale gelmişti. Sanki bu dünya kubbesi tamamen zulümat ve karanlıkla kaplanıp, bulundukları yerler deniz midir, kara mıdır fark edilemezdi."
Kaptan Paşa'nın Seyir Defteri, denizcilik tarihinin en büyük amirallerinden Kaptanı-ı Derya Barbaros Hayreddin Paşa'nın hayatı ve hatıralarının, yaşandığı dönemde kaleme alınmış olduğu tarihi bir eserdir. Barbaros'un leventlerinde Seyyid Muradı Reis'in bizzat Hayreddin Paşa'dan dinleyerek yazdığı ve Gazavat-ı Hayreddin Paşa adıyla bilinen bu hatıratın mensur nüshaları İstanbul Üniversitesi Kütüphanesi'nde, manzum suretleri ise Topkapı Sarayı Revan Köşkü Kitaplığı'nda bulunmaktadır. Kaptan Paşa'nın Seyir Defteri, Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil tarafından bu iki kaynak üzerinde yapılmış titiz bir çalışmadır.
"Her iki taraftan derya gibi asker, derya yüzünde donanıp birbirlerine karşı yürüdüler. İlk önce düşman donanmasından bir büyük kalyon ayrılarak harekete geçti ve toplarını atmaya başladı. Gökyüzü onların dumanından sanki karalar giyinmişti. Denizin yüzü karadan ayırt edilmez hale gelmişti. Sanki bu dünya kubbesi tamamen zulümat ve karanlıkla kaplanıp, bulundukları yerler deniz midir, kara mıdır fark edilemezdi."
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.